cCc MuRaThAn26 cCc asteğmen
Mesaj Sayısı : 139 Yaş : 52 Nerden : ESKİŞEHİR Kayıt tarihi : 01/06/08
| Konu: NAMAZ bir ihtiyaçtır...‏ Ptsi Haz. 02, 2008 12:16 am | |
| Namaz, sancıma ilaç, yanık yerime merhem; Onsuz, ebedi hayat benim olsa istemem! Necip Fazıl
Müslüman'ın namazı, onun gözbebeği, başının tacı, dinin direğidir. Namaz, bir insan için, en büyük meziyet ve şeref demek olan gayba imanın mazharı ve ameli yönden de tecellisidir. Bu tecellinin neşvünema bulmasını isteyen bir grup gönüllü de "Namaz Gönüllüleri Platformu" oluşturarak buna hız vermek çaba ve gayretindedirler. Biz de bu platformun bir üyesi olarak, bu hafta sizlerle namazı konuşmak istiyoruz. 'ın varlığını, birliğini bilip tasdik etmek, demek olan; "İman"dan sonra farzların en büyüğü ve en mühimi olan namaz, Müslüman'ın birinci vazifesidir. Hak dinlerin hepsi, insanlara namaz kılmalarını emretmiştir. Hiçbir din ve hiçbir ümmet bu emirden beri olmamıştır. Peygamber Efendimiz de, peygamber olduğu andan itibaren namaz kılmakla mükelleftir. İlk zamanlar Mescid-i Haram'da aşikâr olarak namaz kılınmazdı. Onun için ya evinin bir köşesinde ya da Mekke vadilerinden ıssız bir yerde namazını kılardı. İnsan, bu mukaddes ibadet sayesinde, kulluk vazifesini eda etmiş ve şükran borcunu ifa etmiş olur. Mevla'sının nimet ve lütuflarını nezih bir lisan ile yâd eder. Vücudunun her zerresini, Rabbine kullukta istihdam ederek, Rabbine yakınlık kazanmaya çalışır. Müslüman, namazını güzelce kılmakla kendine bahşedilen nimetlerin şükrünü eda etmiş olur. Namaz, kalbin nurudur, ruhun gıdası ve kuvvetidir. Mü'minin miracıdır. Mü'min bu sayede Allahu Teala'nın manevi huzurunda yükselir, daima derece alır ve adeta ile konuşur, O'nun kelamını okur, dinler. Rabbine münacatta bulunarak, teslimiyet arz eder. Böylece yüce mertebelere vasıl olur. O halde namaz kılmak, mü'min için ne büyük izzet ve ne ulvi şereftir. Namaz, varlıkların sahibi ve bizleri yoktan var eden Allahu Teala'nın günde 5 defa kulunu huzuruna davet etmesidir ki, bu ne büyük lütuf ve ne muazzam ihsandır. O, kulunu huzuruna davet ediyor. O nasıl kuldur ki, sahibi onu evine çağırsın da, o da gelmesin?!... İşte hakiki kulluğunu idrak eden bahtiyar kişi, bu davete icabet için hazırlanır. Üstünü başını düzeltir, güzelce bir abdest alıp, günahla kirlenen azalarını abdestle yıkar. Sonra huşu ile edaya riayet ederek namazını güzelce kılar. 'ın sevgili kulu Peygamber Efendimiz, "gözümün nuru, namaz kılındı," yani "en büyük zevki namazda buluyorum" manasındaki sözüyle, namaz kıldığı ve Rabbinin huzurunda el bağlayıp divan durduğu vakit, her şeyden geçtiğini ve adeta Cennette olduğunu vurgulamaktadır. Şüphesiz Onun ümmeti olarak bizler de namaz kılarken aynı hazzı duymaya çalışmalıyız | |
|