"
'ın en çok sevdiği amel hangisidir" diye sorulduğunda "Vaktinde kılınan namaz" cevabını verdi."Sonra hangisidir?" diye soruldu. "Anneye babaya iyi davranmak" buyurdu.
"Daha sonra hangisidir?" diye soruldu. "
yolunda cihad" karşılığını verdi.
(Müslim, İman 139)
__________________________________________________ ________________________________________________
Hiç şüphesiz ki, dünyada malı çok olanlar, Ahirette sevabı az olanlardır.
Ancak
'ın kendisine mal verip te, o malı sağına, soluna, önüne, arkasına saçan ve onu hayır ve hasenatta sarf edenler müstesnadır.
(Buhari, Rikak 13)
__________________________________________________ ________________________________________________
Bir kimsenin başkasıyla birlikte kıldığı namaz, tek başına kıldığı namazdan daha parlak ve sevaplıdır. İki kişi ile birlikte kıldığı namaz da bir kişi ile birlikte kıldığı namazdan daha faziletlidir. Birlikte namaz kılanlar ne kadar çok olursa, o nispette
'ın rıza ve sevgisine yakın olurlar.
(Nesai, İmame 45)
__________________________________________________ ________________________________________________
Her kim,
'ın farz kıldığı beş vakit namazı abdestlerine tam olarak, salavatlarına, rükularına tam tamına riayet ederek, vaktinde güzelce ve huşu içinde kılarsa;
'ın o kimseyi bağışlayacağına dair ahdi vardır.
Eğer böyle yapmazsa, dilerse onu bağışlar, dilerse azap verir.
(Ebu Davud, Salat 9)
__________________________________________________ ________________________________________________
Bir kötülük gizli kaldığı zaman, yalnız yapana zarar verir. Ancak açıkça yapılıp ta önlenmezse zararı herkese olur.
(Taberani, Tac 5.686)
__________________________________________________ ________________________________________________
Başınızda Habeşli bir köle de bulunsa
'ın Kitabına göre idare ettiği müddetçe, onu dinleyip itaat ediniz.
(Müslim, İmare 37)
__________________________________________________ ________________________________________________
Kalpleriniz anlam ve hükümleri üzerinde birleştiği müddetçe Kur'an'ı okuyunuz.
Ayrılığa düştüğünüz zaman da bırakıp kalkınız.
(Müslim, İlim 4)
__________________________________________________ ________________________________________________
Kim bir musibete uğrayıp ta
'a sığınarak size iltica ederse, onu koruyun.
Kim
aşkına sizden birşey isterse, ona verin.
Kim sizi davet ederse, davetine katılın. Size bir iyilik yapana siz de karşılık verin. Eğer karşılık olarak verecek birşey bulamazsanız, karşlığını verdiğinize kanaat getirinceye kadar dua edin.
(Nesai, Zekat 72)
__________________________________________________ ________________________________________________
Oruç ve Kur'an Kıyamet Günü kula şefaat ederler.
Oruç der: "Ya Rabbi! Ben onun yemesine ve zevklerine engel oldum, beni ona şefaatçi yap."
Kur'an der: "Ben onun gece uykusuna engel oldum, beni ona şefaatçi yap."
Cenab-ı Hak tarafından "Şefaatiniz kabul olunmuştur." buyurulur.
(Fethü-r Rabbani, c.18 s.4)
__________________________________________________ ________________________________________________
Kimin düşüncesi ahiret olursa,
ona gönül zenginliği verir, işlerini kolaylaştırır. İstemediği halde dünya nimetleri verilir.
Kim ahireti unutup sadece dünyayı düşünürse,
da fakirliği onun gözleri önüne diker, işlerini darmadağın eder. Dünyada ise, ancak kendisine takdir edilen kadar verilir.
(Tirmizi, S. Kıyame 30)
__________________________________________________ ________________________________________________
Şu dört şey kimde bulunursa tam bir münafık olur. Bunlardan biri kendisinde bulunan kimse de, onu terk edinceye kadar bir münafıklık vasfını taşır.
Bu vasıflar şunlardır:
Konuştuğu zaman yalan söyler, söz verdiği zaman sözünde durmaz, anlaşma yaptığı zaman vazgeçer, düşmanlık yaptığı zaman da sınırı aşar ve daha çok kötülükte bulunur.
(Buhari, İman 34)
__________________________________________________ ________________________________________________
Burada bulunanlar, duyduklarını bulunmayanlara ulaştırsınlar. Çünkü burada bulunmadığı halde, sözlerimi daha ziyade tatbik edenler çıkabilir.
(Buhari, İlim 9)
__________________________________________________ ________________________________________________
Her kim
'ın rızasını nazara almadan insanların gönlünü kazanmak için iş yaparsa,
da onu insanların eline bırakır. Böylece felakete sürüklenir.
(Tirmizi, Zühd 65)
__________________________________________________ ________________________________________________
bir kula, halkı idare etme vazifesini verir de, o da onlara zulmetmiş olarak ölürse,
ona Cennetini haram kılar.
(Buhari, Ahkam 8, )
__________________________________________________ ________________________________________________
Kıyamet gününde verdiği sözde durmayan herkes için bir bayrak bulunur. Vefasızlığı ve dönekliği ölçüsünde yükseltilir.
Haberiniz olsun!
Milletin başına geçen kimsenin döneklik ve vefasızlığından daha büyük döneklik ve vefasızlık yoktur.
(Müslim, Cihad 16
__________________________________________________ ________________________________________________
Her kim Kur'an okur, ezberler, helalini helal, haramını haram bilirse,
onu Cennete koyar ve ailesinden cehennemlik on kişiye şefaatçi yapar.
(Tirmizi, Fezail-i Kur'an 13)
__________________________________________________ ________________________________________________
İspat etmek davacıya, yemin etmek davalıya düşer
(Tirmizi, Ahkam 12)
__________________________________________________ ________________________________________________
Kim yeryüzünde
'ın dinini ve davasını temsil eden Müslüman bir idareciyi küçük düşürse,
da o kimseyi küçük düşürür.
(Tirmizi, Fiten 48)
__________________________________________________ ________________________________________________
şöyle buyurur:
"Ey insanoğlu! Bana kulluk yapmak için dünya nimetlerinden vazgeç ki, sana gönül zenginliği ihsan edeyim, ihtiyaçlarını gidereyim.
Şayet böyle yapmazsan, seni meşguliyetler içerisinde bunaltır, ihtiyaçlarını da gidermem.
(Tirmizi, S. Kıyame 30)
__________________________________________________ ________________________________________________
Kur'an okumaya devam ediniz. Çünkü o Kıyamet Günü'nde okuyup gereğini yapanlara şefaatçi olacaktır.
(Müslim, Misafirin 252)
__________________________________________________ ________________________________________________
Kim, Ramazan orucunu, inanarak ve sevabını
’tan bekleyerek tutarsa onun, geçmiş günahları affedilir.
(Buhari, İman 28)
__________________________________________________ ________________________________________________
Kalbinde Kur'an-ı Kerim'den hiçbir şey bulunmayan adam harabe bir eve benzer.
(Tirmizi, Fezail-Kur'an 18)
__________________________________________________ ________________________________________________
birinci safı dolduranlara rahmet eder; melekler de onlar için dua eder. Safları doldurmak için atılan bir adımdan
rızasına daha yakın başka bir adım yoktur.
(Ebu Davud, Salat 45)
__________________________________________________ ________________________________________________
Cemaatle beraber olun. Tefrikadan ve bölünmeden şiddetle kaçının. Çünkü şeytan bir araya gelmiş olan iki kişiden uzak olduğu halde tek başına kalanla beraberdir. Kim Cennetin en güzel yerini istiyorsa, cemaatle beraber olsun.
Kimi, yapmış olduğu iyilikleri sevindiriyor ve kötülükleri üzüyorsa, işte olgun mü'min odur.
(Tirmizi, Fiten 9)
__________________________________________________ ________________________________________________
Birisi "Ya Rasûlallah, deveyi bağlayıp da mı tevekkül edeyim, yoksa salıverip de mi tevekkül edeyim?" diye sordu. Peygamberimiz (S.A.V) : "Bağla da öyle tevekkül et!" buyurdu.
(Tirmizi, S. Kıyame 60)
__________________________________________________ ________________________________________________
'tan dile. Dilediğin verilir.
(İbni Mace, Zühd 37)
__________________________________________________ ________________________________________________
Yedi şey gelmeden önce iyi işlere sıkı sıkıya bağlanın! Şunlardan biri sizi mutlaka bekliyor:
Aniden gelen fakirlik, aşırılıklara götüren zenginlik, vücudunuzun dengesini bozan hastalık, bunaklığa sürükleyen yaşlılık, ansızın gelen ölüm, Deccal -ki bu beklenen en büyük şerdir- ve kıyamettir.
Kıyamet ise herşeyden daha acı ve zordur.
(Tirmizi, Zühd 3)
__________________________________________________ ________________________________________________
Haramlardan sakın ki, insanlar arasında en çok ibadet eden biri olasın. Kısmetine razı ol ki, insanların en zengini olasın. Komşularına iyi davran ki, tam bir mümin olasın.
Kendin için arzuladığını insanlar için de iste ki, tam bir Müslüman olasın. Çok gülme! Çünkü çok gülmek kalbi katılaştırır, karartır.
(Tirmizi, Zühd 2)
__________________________________________________ ________________________________________________
Halkın arasına girip, sıkıntılara sabreden müminin sevabı,
onların arasına girmeyen ve sıkıntılara sabretmeyen müminin sevabından daha fazladır.
(İbni Mace, Fiten 23)
__________________________________________________ ________________________________________________
İyi görmeyen birine yardımcı olman sadakadır. Taş, diken ve kemik gibi insanlara zarar verecek bir şeyi yol üzerinden kaldırman sadakadır. Kovandan kardeşinin kovasına su boşaltman sadakadır.
(Tirmizi, Birr 36)
__________________________________________________ ________________________________________________
Kim,hiçbir şeyi
'a ortak koşmadan, tam bir ihlas ile O'nun birliğine inanarak, O'na ibadet ederek, namazı dosdoğru kıldığı ve zekatı verdiği halde dünyadan ayrılırsa,
kendisinden razı olarak ölmüş olur.
(İbni Mace, Mukaddime 9)
__________________________________________________ ________________________________________________
Kim bizim namazımızı kılar, bizim kıblemize yönelir, bizim kestiğimizi yerse işte o, Müslümandır.
(Buhari, Salat 28)
__________________________________________________ ________________________________________________
Üzerinizdeki mal borcunu, zekatını verdiğiniz zaman ödemiş olursunuz.
(İbni Mace)
__________________________________________________ ________________________________________________
Her kim ezanı işittikten sonra: "Ey şu tam davetin - ezanın - ve kılınmak üzere bulunan namazın Rabbi olan
ım! Muhammed'e (a.s.m.) vesileyi, fazileyi ihsan et. Bir de onu kendisine vaat ettiğin Makam-ı Mahmud'a ulaştır." mealindeki duayı okursa, Kıyamet Günü'nde şefaatime layık olur.
(Buhari, Ezan 8 )
__________________________________________________ ________________________________________________
Şartlarına riayet ederek güzelce abdest almak, imanın yarısıdır.
'a hamd etmek mizanı doldurur. Tesbih ve tekbir, semaları ve yeryüzünü doldurur. Namaz nurdur, zekat delildir, sabır ziyadır.
Kur'an ise lehinde ve aleyhinde bir delildir.
(Nesai, Zekat 1)
__________________________________________________ ________________________________________________
’ım! Azabından affına, gazabından rızana sığınıyorum. Ya Rabbi! Senden yine Sana sığınıyorum. Sen yücelerden yücesin, Seni layık olduğun şekilde medh-ü sena edemiyorum. Sana layık bir şükürle şükredemiyorum. Sen ancak kendini övdüğün gibisin.
(İbni Mace)
__________________________________________________ ________________________________________________
İnsanlardan
'a yakın olanlar vardır.
Sahabiler: "Ya Resulullah, onlar kimlerdir?" diye sordular.
Resulullah (s.a.v.) Onlar Kur'an ehli,
ehli ve
'ın has kullarıdır.
(İbni Mace, Mukaddime 16)
__________________________________________________ ________________________________________________
İnsanlar arasında
'ın en çok sevmediği kimse, barışa yanaşmayan inatçı hasımdır.
(Buhari, Ahkam 34)
__________________________________________________ ________________________________________________
Cennetlik olan insanlardan bir grup, cehennemliklerden bir grubun yanına gider ve şöyle derler: "Siz nasıl oldu da Cehenneme girdiniz? Halbuki biz, sizin bize öğrettiklerinize riayet etmek suretiyle Cennete girdik."
Cehennemlikler şöyle cevap verirler: "Biz söylüyorduk, fakat söylediklerimizi yaşamıyorduk."
(Terğib, 1.125: 127)
__________________________________________________ ________________________________________________
Kim ilim tahsili için yola çıkarsa, dönünceye kadar, o
yolundadır.
(Tirmizi, İlm 2)
__________________________________________________ ________________________________________________
Bir adam: "Vallahi
falancayı mağfiret etmiyecek!" diye kesip attı.
Teala Hazretleri de: "Falancaya mağfiret etmiyeceğim hususunda yemin eden de kim? Ben ona mağfiret ettim, senin amelini de iptal ettim!" buyurdu.
(Müslim, Birr 137)
__________________________________________________ ________________________________________________
İki göz vardır, onlara ateş değemez:
için ağlayan göz ile
yolunda uyanık sabahlayan göz.
(Tirmizi, Fedailu'l-Cihad 7)
__________________________________________________ ________________________________________________
Mü'min kişiye bir ağrı, bir yorgunluk, bir hastalık bir üzüntü hatta bir ufak tasa isabet edecek olsa,
onun sebebiyle mü'minin günahından bir kısmını mağfiret buyurur.
(Buhari, Marda 1)
__________________________________________________ ________________________________________________
Edebsizlik ve çirkin söz girdiği şeyi çirkinleştirir. Haya ise girdiği şeyi güzelleştirir.
(Tirmizi, Birr 47)
__________________________________________________ ________________________________________________
Teala Hazretleri diyor ki: "Ey Ademoğlu! Sen bana dua edip, (affımı) ümid ettikçe ben senden her ne sadır olsa, aldırmam, ben seni affederim. Ey Ademoğlu! Senin günahın semanın bulutları kadar bile olsa, sonra bana dönüp istiğfar etsen, çok oluşuna bakmam, seni affederim. Ey Ademoğlu! Bana arz doluşu hata ile gelsen, sonunda hiç bir şirk koşmaksızın bana kavuşursan, seni arz doluşu mağfiretimle karşılarım.
(Tirmizi, Da'avat 106)
__________________________________________________ ________________________________________________
Ameller niyetlere göredir. Herkese niyet ettiği şey vardır. Öyleyse kimin hicreti
'a ve Resulüne ise, onun hicreti
ve Resulünedir. Kimin hicreti de elde edeceği bir dünyalığa veya nikahlanacağı bir kadına ise, onun hicreti de o hicret ettiği şeyedir.
(Müslim, İmaret 155)
__________________________________________________ ________________________________________________
Son nefesini vermedikçe
, kulun tevbesini kabul eder.
(Tirmizi, Da'avat 103)
__________________________________________________ ________________________________________________
Sıdk insanı birr'e (
'ı razı edecek iyiliğe) götürür, birr de cennete götürür. Kişi, doğru söyler ve doğruyu arar da sonunda
'ın indinde sıddık (doğru sözlü) diye kaydedilir. Yalanda kişiyi haddi aşmaya götürür. Haddi aşmak da ateşe götürür. Kişi yalan söyler ve yalanı araştırır da sonunda
'ın indinde yalancı diye kaydedilir.
(Müslim, Birr 102)
__________________________________________________ ________________________________________________
Resulullah (sav), Medine ehlinin mezarlarına uğramıştı. Mezarlara yüzünü çevirerek: "Esselamu aleyküm (selam üzerinize olsun) ey kabir halkı!
sizi de bizi de mağfiret buyursun. Sizler bizim seleflerimizsiniz. Biz de arkadan geleceğiz" buyurdular.
(Tirmizi, Cenaiz 59)
__________________________________________________ ________________________________________________
Nikahı ilan edin, onu mescidlerde yapın. Üzerine de def vurun.
(Tirmizi, Nikah 6)
__________________________________________________